27 Ekim 2014 Pazartesi
Şimdilik Gidiyorum.
Evet Şimdilik Gidiyorum...
Farkında olmadan büyümüşüm ve askerlik yaşım gelmiş. Hem birde 2 sene tecil filan etmişim bir ara.Şimdi Kapitalist sistemin çalışma sisteminden sıkılmış ve bunalmışlığımdan biraz sıyrılıverdim askere gidiyorum. :)
5 Kasım günü Akşam 23'te otobüse bidip Isparta/Merkeze doğru yol alacağım.Birazda askeri sistemden sıkılmak ve bunalmak için. :)
Biraz heyecanlıyım tabi, biraz meraklı, biraz tedirgin, birazda üzüntülüyüm.
Heyecan ve merakım daha önce askere gitmememden :) Yani nasıl bir ortam orası? Anlatılanlar kadar mantıksız mı?
Yaşanmışlıklar olarak değişikmi mi?
Teselli vericilerin söylediği gibi sıradan biryermi gidip göreceğiz bakalım.
Çokmu abartıyorum? İçinizden "bi askere giden senmisin, altı üstü askerlik!" dediğinizi duyuyorum. Öyle ama ne bileyim işte 12 ay aileni ve yaşadığın evi, ortamı geride bırakıp takvanın değil rütbelerin üstün tutulduğu, önce gidenin sonra geleni ezdiği bir yer. Ağzı bozuk, kabasaba, insana saygısı bulunmayanlarla karşılaşmak, yanyana bulunmak hiç istemiyorum.
Şimdilerde Hakkari'de çarşıya çıkan ve heryeriyle "ben askerim" diyen masum kardeşlerimin kafalarına kurşun yiyerek katledildiklerini okuyorum. Gözü dönmüş canilerin hesaplarını Rabbim bozsun! Medyada okuduğum ve dinlediğimde şehid diyorlar.Şehid hayatını imanına şahit kılmış (müslümanca yaşamış) ve o uğurda canını vermiş kimseler olarak bilirim.Biz her ölene şehid diyoruz bu yanlış.Rabbim bilir kimin şehid olup olmadığını.İnsanların dilleriyle şehid demesi önemli değil asıl önemli olan Rabbin şehid kabul etmesidir.İnsallah o masumlar şehiddirler...
Bu gündemde olan ülkemde bende askere gidenlerdenim.
Karşıma iyi insanlar çıksın istiyorum.İnsanlığa karşı ümitlerim hâlâ var, bitmesin istiyorum.Hayırlısı olsun bakalım.Rabbim görelim neyler, neylerse güzel eyler.
24 Ekim 2014 Cuma
Bir şiir yaz bana.. içinde Kudüs olsun…
Doktor! Bırak o elindeki reçeteyi de bana bir şiir yaz...
hayatın içinden bir cümle kur bana, kalbe dokunan bir söz söyle mesela...
Doktor! Hayat üstüme geliyor, içimdeki sancıları tanımla, çocuklarını ısıtamadığı için intihar eden kadını anlat bana…
Doktor! Hayat denilen şeyin ders kitaplarından öğrenilmeyeceğini anlat bana hayat kitaplardaki gibi gitmiyor bunu anlat mesela…
Gerçek olanın kurgulanmış olan değil yüreğimdekiler olduğunu, yüreğimin mevsiminin bütün mevsimlerden üstün olduğunu anlat sonra…
Bana atlaslar gösterip haritalarda adına sınır denilenlerin yalan olduğunu söyle, bütün bunların kurmaca olduğunu, yeryüzünün ALLAH’ın olduğunu anlat...
İnsanların dinine, ırkına, tenine, meşrebine, mezhebine, doğduğu şehrine, siyasi görüşüne İnandığı değerlere göre birbirinden üstünlüklerinin olmadığını anlat sonra, asıl üstünlüğün takvada olduğunu anlat…
Bırak elindeki reçeteyi, bana Kudüs’ü anlat mesela. Saraybosna’yı, Şam’ı, Bağdat’ı, Mekke’yi, Medine’yi, Hicaz’ı, Caharkale’yi...
Anlat buralarda ne yetişir, insanlar ne yer ne içer, denizleri nasıldır, tarihte neler yaşamışlar, çocukları hangi oyunları oynar, anneler hangi ninnileri söyler, genç kızlar ne işler, erkekler ne işe koşar.
Hayata, medeniyete yabancılaşmış insanların, yeryüzüne yabancılaşmış insanların bizim için yaptıkları hesapları anlat sonra, bizim kelimeleri çalanları anlat, medeniyetimizi çalıp bize kendi ucube yaşantılarını medeniyet diye sunanları anlat…
Bir hayatı, bir düşünüşü, bir duyumsamayı, bir hayali, bir rüyayı anlatabileceğin kelimeleri anlat bana doktor…
Bu gürültü çağında susmayı anlat, sessizliğin, sükunetin dingin yanlarını anlat, konuşmaktan çok, düşünen adamları anlat..
Hayatın kalbine soluk soluğa koşmayı anlat cümleleri, kelimeleri ve dahi harfleri anlat elifi anlat be’yi sonra…
kelime kelime anlat hüznü, kederi, bir aşk için dağ delen Ferhat’ı sonra ; ve gece gözlü bir kız için Mecnun olan Kays’ı anlat doktor Malcom'u anlat bana doktor, sonra Harlem’de bir serseriyken nasıl Siyah Müslümanların lideri olduğunu anlat Little’nin nasıl X olduğunu sonra…
Doktor anlat bana, Rachel Corrie’yi anlat Gazze Şeridi’nde buldozerin önüne neden atladığını Ve orada neden can verdiğini…
Doktor kalbimizin sızısını nasıl gidereceğimizi anlat.
Özlediğimiz şehirleri anlat sonra, Kudüs’ü, Meryem’i anlat Yahya’ı Golgotha’yı ve İsa’yı anlat doktor…
Tur dağında kalbimizin aşktan nasıl titrediğini anlat.
Ya da doktor iyisi mi susalım ve iyisi mi reçete yazmayı bırak Bir şiir yaz bana.. içinde Kudüs olsun…
Hikmet KIZIL
hikmetkizil@gmail.com
20 Ekim 2014 Pazartesi
Borçlandırılmış İnsan.
Furkan GENÇOĞLU
facebook.com/gencoglufurkan
9 Ekim 2014 Perşembe
Yüreğimin Âmin Dediklerinden.
Toplumumuzu bilince ve ahlaka yönelt.